15 Kasım 2010 Pazartesi

Ne Olacak Bu Fener'in Hali



Malum ilanını yaptık, Fenerbahçe taraftarıyız. O sebeple arada Fenerbahçe hakkında da karalamak istiyor bünye bir şeyleri. Futbol'u çok yazmıyorum, bu demek değildir ki takip etmiyorum ama. Bu sene futbol takımından bir beklentim yok, Aykut Hoca'nın stajını tamamlıyoruz resmen, yapılması istenen şeyler güzel, aşı tutarsa olur tutmazsa olmaz. Ama denenmesi bile başarıdır Fenerbahçe için. Ben açıkçası çok şikayetçi değilim bu sebeple.


Diğer branşlardan en çok önem verdiğim basketboldur. Bu sene inanılmaz tıkırında orada işler. Sphaija ve Aydın Örs ile başlayan değişim meyvelerini çabuk verdi. Yalnız şu bizim Türk basketbolseverin bir türlü beğenemediği, benim ise geldiğinden beri bu çocuğun fundamentali çok iyi, oynadıkça gelişecek sabredelim dediğim Vidmar'ın sakatlığı çok kötü oldu. He arada ben bile saydırmışımdır Vidmar'a bazen çıldırtıyor çünkü o ayrı. Diz bağlarında bir sorun var, ameliyat şart derlerse 5-6 ay, tedavi ile hallederiz derlerse 1,5 - 2 ay yok. Kötü şans gerçekten. Geçen yıl Euroleague'den seyirci için uyarı alan takımın, bu sene ortalama seyirci rakamında lider olması her şeyi anlatıyor zaten.


Bayan basket takımı ise istim üstünde, gelene 85 gidene 90 atıp yolluyorlar. Taurasi 28 sayı ortalama ile Euroleague'in sayı kraliçesi. Sene başından beri zaman zaman savunma sertliğini eleştiriyoruz takımın ama bazen orada da çok iyi işler yapıyorlar. Sanırım bu sene Final - Four yapacak bu takım. Ayrıca taraflı tarafsız herkes, Caferağa'ya gelip Taurasi'yi izlemeli, nasıl Akatlar'a gidip Iverson izlenmeliyse aynısı Taurasi için de geçerli. Bayan Basketbolun aktif olarak oynayan efsanesi resmen. Kaçırmamak lazım.


Bayan ve Erkek voleybol şu an çok göz önünde değiller ama sezon sonunda her iki takım da şampiyonluk için çok iddialı. Bayan Voleybol takımı bu sene geçen seneden daha güçlü oldu, Gamova'nın yokluğu handikap olsa da, Sokolova transferi en büyük sorun olan arka alandan manşet almayı çözecek gibi, smaçöre alınan Skowronska belki bir Gamova değil ama bitirici bir smaçör. Ve bence sezonun Avrupa'da ki en önemli transferlerinden biri orta oyuncu Fürst. Fenerbahçe Acıbadem cidden geçen seneden daha iyi bir takım kurdu bu sene, final four organizasyonunun İstanbul'da yapılma ihtimalini de düşünürsek Fenerbahçe Acıbadem bu sene şampiyonlar ligi'nin en büyük favorilerinden. Erkek takımı bildiğiniz gibi sezona istikrarsız başladı, Demeter yönetiminde alıştığımız bir şey bu, hocanın sistemi bu, takıma yaptığı yüklemeler etkisini ikinci yarı ile birlikte gösteriyor play off zamanı tepe noktasına ulaşıyor. 4 senedir gelen başarıların hepsi bu şekilde oldu. Bu sene de iyi bir kadro var elinde hocanın, ben Türkiye'de şampiyon olacaklarına eminim. Avrupa'da ise işler o kadar kolay değil, final four gelirse büyük başarı.


Taraftarlığı sadece futbol takımını desteklemekten ibaret saymayan benim gibi insanlar için inanılmaz güzel şeyler bunlar. Fenerbahçe'nin uyguladığı yöntemi Galatasaray ve Beşiktaş'ın da uygulamasını çok istiyorum, müesseselerin kendilerine takım kurmak yerine böylesine büyük camialarla işbirliğine gitmesinin daha doğru olacağını düşünüyorum. Her ne kadar sıkıntılar yaşanmış olsa da bugün Fenerbahçe Acıbadem'in kendine has bir taraftarı var, büyük maçlarda bu yapı biraz bozuluyor olsa da, voleybolu bilen çok iyi bir taraftar kitlesi var Fenerbahçe'nin. Bu tip yatırımları GS ve BJK'da yaparsa, belli bir süre içinde buna benzer oluşum o tribünlerde de olacaktır. Biraz abartı olacak ama bir ülkede belli bir spor alanını sevdirmek istiyorsanız, o alana ezeli rekabeti sokmanız şarttır. Yöneticilerimizi bunu anladığı zaman çok daha iyi olacak her şey.


Fenerbahçe'den girip genele çıktık. Bayramlık bir değerlendirme oldu, ne olacak Fener'in hali derken, hangisine gideceğimizi şaşırdık manasında demiştim onu da anlamışsınızdır sanırım.

Hiç yorum yok:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...