31 Ağustos 2008 Pazar

Taraftarız Biz , Çekeriz Cefa

Herhalde en zor şeylerden biri Fenerbahçe taraftarı olmak. Hele bir de amatör braşlar dediğimiz basketbol,voleybol hatta ve hatta yüzme, atletizm gibi branşları da severek takip eden biri iseniz. Bu sene de özellikle basketbol ve voleybolda iddialı ekipler kurduk ve sonuna kadar şampiyonluk yarışının içinde olacağımızdan kuşkum yok.

Bayan basketbolda son 7 senedir ligi domine ediyoruz. Bu sene en sert şampiyonluk mücadelelerinden birini yaşayacağız. Özellikle Gs ciddi yatırımlar yaptı ve şampiyonluğu kazanmak için çok çabalayacaklar bu belli. Belki yapılan transferler bir çoğumuzu memnun etmedi ama unutmayalım maç sahada kazanılır kağıt üstünde değil.

Erkek basketbol takımı için ben de pek olumlu düşünmüyordum. Ancak Giricek transferi beni bitirdi resmen. Sırf onu izlemek için gidilmesi gerek maçlara. Ah bir de şu maçları Abdi İpekçi'de yapmasalar diyeceğim ama bencilliğe gerek yok. Fenerbahçe hepimizin takımı, herkesin izlemeye hakkı var Fenerbahçe'yi. Ancak gene de kendimize ait salonumuzun olması ile basketbolda yakaladığımız bu ivme'nin çok daha yukarıya tırmanacağına inanıyorum.

Erkek voleybol takımımız kadroyu büyük oranda korudu , bence yeterli takviyeler de yapıldı takıma. Tek sorun Billings'in Gomez'in yerini doldurup dolduramayacağı. Şahsi kanaatim dolduramayacağı yönünde ancak ben bu sene özellikle hücum da biraz daha fazla opsiyonla mücadele edeceğimizi düşünüyorum. Demeter hoca benim çok beğendiğim bir teknik adam , oyunu teknik yönden çok iyi analiz ediyor. Müdaheleleri çok yerinde , o yüzden Gomez'in eksikliğini de bir şekilde kapatacağını düşünüyorum. Rakiplerimiz ciddi yatırımlar yaptı ama biz kadromuzu bozmadığımız için biraz daha avantajlıyız sanki.

Bayan voleybol takımı ise apayrı bir yazı konusu bana ama burada ufak da olsa bahsedelim. Öncelikle ben yönetimi çok eleştirdim bu sene. Şube'nin yönetimi tamamen Acıbadem'e bırakıldı. Belki doğru ama zamanlaması geç yapılmış bir hamleydi. Kağıt üzerinde rakiplerimizden zayıf gözüksek bile, ben mücadeleci bir takıma sahip olacağımıza inanıyorum bu sene.

Şimdi gelelim amatör branş sevdalısı bir Fenerbahçe taraftarının cefasına. Hal böyle olunca İstanbul kazan , biz kepçe olmak başa düştü. Caferağa'da kendimize bir koltuk belirleyelim önce ,bu sene çok güzel maçlarımız olacak orada. Ümit edelim ki maç saatleri çok çakışmasın. Bu konuda sayın yönetimimizden de daha aktif işler bekliyoruz bu sene. Ve cefakar taraftarımız bu sene artık maç seçmeyi bıraksın , bu takımları sadece Gs, Bjk,Eczacıbaşı,Efes Pilsen maçlarında değil tüm maçlarda hatırlasın. Yoğun bir sezon bizi bekliyor , Hep Destek Tam Destek ama her yerde , her branşta destek lütfen.


Furkan Zengin
furkanzengin@yahoo.com

11 Ağustos 2008 Pazartesi

Hedef 2010, hazır mıyız?

Bir hazırlık maçı daha arkada kaldı. Rakip bu sefer daha birkaç gün önce İran'a yenilen Sırbistan'dı. Genel olarak maça iyi başladık, açıkçası savunma direncimizin geçmiş senelere oranla çok dah üst seviyede olduğunu söyleyebiliriz. Litvanya ve Sırbistan maçlarında görülen en önemli şey buydu bence. Ancak hücum anlamında çok ciddi sıkıntılarımız var, 70 sayı civarına çıkamazsak maç kazanmamız çok zora girebilir.



Bu noktada coach Tanjevic'in seçimlerini eleştirmek hakkımız sanırım. Zira takımda Hido'dan başka bir hücum opsiyonu yok nerdeyse. Hido içeri penetre ederek ya kendi atıyor ya da arkadaşlarına pozisyon hazırlıyor. Kerem Tunçeri'nin takıma dönmesiçok güzel ama nedense bir türlü uzunlarımız Kerem'le anlaşamıyor. Geçen sene Real Madrid - Fenerbahçe Ülker maçında kerem'in Real uzunlarını nasıl beslediğini hepimiz gördük; ancak bizim uzunlarımızın da en az o kalitede olduğunu düşünürsek neden bu tarz ikili oyunları yapamadığımızı anlamak çok zor cidden. Diğer konu top Hido'dayken hücum setinin yavaşlaması, neticede Hido çok yetenekli bir oyuncu tamam ama en azından o hücuj ederken diğer oyuncuların hareketlenip ona uygun pozisyon yaratmaları ya da savunmanın dikkati Hido'nun üzerindeyken kendilerini boşa çıkartıp uygun pozisyonu bulmaları gerekir. Maalesef bunu da göremiyoruz takımda. Hızlı hücumlarda Ömer Onan gibi bir silahımız var, ve dikkatimi çeken şey Ömer- Hido ikilisi oyundayken ciddi bir ivme yakalıyoruz.

Guard rotasyonumuz cidden çok kötü, Kerem skorer bir guard değil , Ender'in milli takımda neden oynadığını çözemedim, Engin Atsür'ün de bizim istediğimiz tipte skor katkısı yapan bir guard olmadığı açık. E bu durumda adama sormazlar mı , sen Tutku Açık gibi 1-2-3 oynatabileceğin , savunması üst düzey bir adamı niye almazsın takıma diye. Elimizde Sinan Güler gibi pırıl pırıl bir yetenek var ama kenarda oturtuyoruz , savunması üst düzey hücumda da ne yaptığını bilen ender oyuncularımızdan. Ermal ve Kaya mazeret bildirdiler takıma katılmadılar, Ömer Aşık ve Oğuz Savaş sakatlandı, yerine çağrılacak oyuncu Fatih Solak mıdır ? Ersin Görkem geçen sezonun en başarılı oyuncularından biriydi, macau'daki maçlarda da mücadele gücünü asla düşürmedi aşağıya , her topa girdi birşeyler yapmaya çalıştı. En azından potaya doğru korkusuzca giden , sayı almaya çalışan bir oyuncu. Ama o da yok , Tanjevic'in ne yapmaya çalıştığını anlayan varsa beri gelsin.

Takımın başına geldiği günden beri en büyük başarısı dünya şampiyonasında elde edilen 6.lık , iki Avrupa Şampiyonası'nda da rezalet ötesi bir performans sergiledik. Suçlu Memo oldu, Hido oldu , Mirsad oldu. Ama Tanjevic'in hiç suçu olmadı, elindeki adama uygun set çizmek yerine, benim setim bu; buna uyan oynar , uymayan oynamaz diyen biriyle hangi vizyonu genişleteceğiz acaba merak ediyorum.

Pardon Hedef 2010'du di mi , aceleye ne gerek var......
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...