10 Kasım 2010 Çarşamba

DOHA'nın ardından aklım Dementieva'da kaldı..



"Spor Delileri"nin tenis delisi olarak uzunca bir süredir yazamamıştım..Hazır vakit bulmuşken geç olduğunu bilsem de Elena Dementieva'yı yazmak istedim.

WTA 'de önemli bir yere sahip olan DOHA 2010 öncesi tenisseverler olarak bu turnuvaya kimin damga vuracağını düşünüp hesaplar yapaduralım turnuvaya asıl damgasını vuran henüz 29 yaşında olmasına rağmen kortlara veda edeceğini açıklayan Dementieva oldu.


Dementieva'nın sıkı bir takipçisi olarak söylemeliyim ki vedası değil ama veda biçimi benim için sürpriz olmadı.Tenis oynadığı süre boyunca maç esnasında ne hissederse nasıl hissederse o oldu,duygularını oyun stiline yansıttı yani o nasıl isterse tenis oydu aslında bizim için..Onu izlemenin farkı buydu belki de?Maçlarını izlerken,maçı alıp almayacağını değil o gün nasıl bir oyun sergileyeceğini düşünerek izlerdim hep ve bu yüzden her maç daha keyifli gelirdi bana..Ve nitekim vedası da öyle oldu,97'de büyük bir hızla başlayan kariyer yine aynı hızla ve yine Dementieva farkıyla son buldu yani o nasıl hissettiyse öyle!


Gelgelelim kariyerini noktaladığı o anlara..Schiavone'ye karşı 2-0 kaybettikten sonra kararını sesi titreyerek ama yüzünde hiçbir zaman eksik etmediği tebessümüyle açıkladığı anda bizim için de teniste bir dönem kapanmış oldu.Abarttığımı düşünenler için başta turnuvaya katılan tüm tenisçiler olmak üzere izleyenlerin gözyaşlarını tutamadığı ve benimde aynı hislerle izlediğim o anın videosunu yazımla birlikte paylaşıyorum.

Tenis dışında hatıra defterine yazılmış tarzdan bir yazı okumuş olabilirsiniz ama böylesine sevdiğim bir sporcuya geç olsa da bu şekilde veda etmek istedim.


İzlemek isteyenler için ;
http://www.youtube.com/watch?v=OCDQtX4eQvc

Hiç yorum yok:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...