Yine Polonya, Yine Hüsran

Şimdi aranızda yahu bu nasıl hüsran, 5. olduk , 2003'den bu yana aldığımız en iyi derece bu vs. gibi düşünenler olabilir. Herkes bardağın istediği tarafından bakmakta serbest, bardağın yarı dolu tarafından tonlarca bakan ve yazan insan olacağı için ben boş tarafını yazayım ki farkım olsun dedim. Öncelikle turnuvayı takip eden herkesin kendisine -bu takım daha iyisini yapabilir miydi?- sorusunu sorup cevaplamasını istiyorum. Kimsenin bu soruya yapamaz cevabı vereceğini de sanmıyorum. Tarihin en güçsüz kadroları ile turnuvaya gelen ülkelerin olduğu bir avrupa şampiyonasıydı. Bütün takımlarda bir yenileme süreci var çünkü, kimi takımlarda da sakatlık belası. Bizde de sakatlık belası vardı Seda'yı kaybettik . Ancak şu takımın yarı finale çıkan 4 takımdan daha kötü olduğunu kim iddia edebilir ki. Sanırım takım sporlarında kırılma anlarını oynayamamk gibi bir sorunumuz var. ALmanya maçında o 3-4 topu düzgün kulansak şu an yarı finalde Hollanda'yı nasıl yeneriz hesabı yapacaktık. Nedense bu tip şansları değerlendirememe konusunda çok becerikliyiz. Tabi kadro seçiminde olan yanlışları , yapılan bir takım taksitsel hataları falan işin içine hiç katmıyorum. Sadece şu örneği vererek bitireyim, çok değil 1 ay kadar önce A Milli Basket takımımız harika götürdüğü turnuvayı bir mağubiyetle kaybetti, o zaman olsun gruptan çıktık işte oldu herkes ama, o Slovenya maçını kazansaydık muhtemelen finali biz oynayacaktık. Yanlış başladığımız maçta sonradan toparladık ama öne geçince gene koruyamadık ve kaybettik maçı. Gene Polonya'dayız, 2-1 önde olduğumuz maçta son setin son 3-4 topu avantaj bizdeyken sama sapan hatalarla o seti rakibimize verdik, şimdi oturup o rakibimizin yarı finalde nasıl olduğunu evimizde izleyeceğiz. 5.lik önemlidir, başarıdır hatta emeği geçen herkesi tebrik ediyorum. Ama ben en azından final oynardık diyebileceğimiz bir turnuvada 5. olmayı hüsran olarak nitelendiririm o ayrı konu.