19 Kasım 2009 Perşembe

Yozlaşmanın Bu Kadarı

Yazsam mı , yazmasam mı diye çok düşündüm. Gerçi olay ciddi bir soruşturma altındayken çok da detayına inmek doğru olmaz, 1 hafta içerisinde her şey ortaya çıkar. Basketbol gibi elit tabir edilen bir sporda nasıl bu kadar yozlaştık onu anlamıyorum ben. Olayın taraflarına bakıyorum Koray Hoca olsun , Okan Hoca olsun basketbol adamlıklarını bir kenara bırakın, toplum içerisinde iyi eğitim görmüş saygın kişiler kıvamında insanlardır. Onların böyle bir rezalete nasıl sebep olduklarını ben hala çözebilmiş değilim. Sahaya madde atmalar, küfür etmeler, saha içine girip oyuncuya saldırmalar derken ahlaksızlık bu sefer yönetim boyutuna da sıçradı. Şimdi bakıyorum bu genç yetenekli kardeşimiz (hani halen daha İzmir'de ki performansı gözümün önünde Cemal'in) n,iye bu işe girişsin. İdari kadro hangi mantıkla hazırlık maçında bu kardeşimizi oynatmıştır. Hayır zaten o maçların programı çok önceden belliydi, sırf cezasını doldursun ve böylece kupa maçında oynayabilsin diye, fazladan iki hazırlık maçı bile ayarladınız. Buna rağmen orada neden böyle bir sahtekarlıkla kendinizi de, oyuncuyu da ateşe attınız. Üç hazırlık maçı Bonn maçı 3500 kişiye , DB Skyliners maçı 1000 kişiye, Ludwigsburg da takımın salonunun açılış maçı olması sebebiyle 8500 evet yanlış okumadınız 8500 kişiye karşı bu sahtekarlığı yaptılar...İşin komiği DB Skyliners ve Ludwigsburg takımlarının coachları da Türk. Gerçi Murat Didin, sabah ben buna bakmıyorum ki, bu hazırlık maçı Cemal kaç numara giyiyor, Tufan kaç numara giyiyor bilemem ki demiş. O da haklı. Yani neresinden bakarsanız bakın hiç bir yerinde akıl, mantık vs. bulup izah edemeyeceğimiz bir hareket. Sorun GS'nin küme düşürülmesi değil, sorun teknik kadronun ya da oyuncunun bilmem kaç yıl ceza alması da değil. Sorun ceza almış bir oyuncuyu, hazırlık maçı gibi hiçbir manası olmayan bir maçta dahi böyle bir sahtekarlıkla sahaya sürecek kadar bizi yozlaştıran, sporun temelinden bizi uzaklaştıran şey ne...Sorun bunu bulmakta, bunu çözmekte

2 yorum:

Arkhe dedi ki...

Murat Didin bıraksın bu işleri. Oyak Renault ondan maç kasedini istediğinde "soruşturma olmadan bir bilgi vermem, Galatasaray’a sözüm var" diyen bir sahtekar. Galatasaray maçından sonra yazdığı yazı şimdi daha bir anlam kazanıyor.

Kimin kaç numara giymedini bilmeyebilir de hiç mi maç kağıdına bakmamış, hiç mi maç sonu istatistik kağıtlarını görmemiş.

Furkan Zengin dedi ki...

şimdi murat didin'in ne olduğunu herkes biliyor zaten...Gene de söylediği lafla savunması istenirse ne şekilde vereceğini beyan etmiş oldu...Tolga Öngören'den beklemezdim bunu ama. Ayrıca dün NTVSPOR'a bağlanan İhsan'ın da yorumlarını şaşarak izledim, Pazar günü böyle rezalet olmaz diye konuşan İhsan bir den yumuşamış, herhalde iş imkanı doğdu diye yapıyor bunları...

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...