Oncelikle
yazida turkce karakter kullanamadigim icin ozur dilerim. Dun aksamki
inanilmaz basaridan sonra istanbul'a donmeyi beklemek istemedim
bunlari yazmak icin. Elbette Asli ve Gamze ile ilgili ama daha cok
yurtdisinda iken bu tip basarilarin bunyede nasil etki gosterdigi ile
alakali bir yazi olacak bu.
Bir
suredir tatil icin Balkanlardayim, Persembe gunu 12 Dev Adam Pionir
Arena'da Sirbistan ile karsilasti, mactan once İstiklal Marsi
okunurken salonda ufacik da olsa Turk Bayragini acan tek kisiydim ki
ben normalde futbolda lig maclari oncesinde okunan istiklal marsina
bile zoraki eslik ederim gereksiz bulurum. Sirbistan bize nazaran
daha bir A Takim seviyesinde ve daha iyi oldugu icin bizi yendi ama
mac bitiminde her iki takimda buyuk alkis aldi zira mucadele enfesti.
Mactan once sporcu girisinde beklerken Harun Erdenay'dan Tanjevic ile
resim cekilmek icin izin istedik sagolsun kirmadi bizi ve hemen sordu
biletiniz var mi nasil gireceksiniz iceri diye. Bunu dusunmesi bile
guzel Harun Erdenay'in. Seramoni sirasinda biz de en buyk alkisi
Tanjevic'in almasi beni sasirtmadi ancak Ivkovic ismi okununca tum
salonun ayaga kalkip alkislamasi inanilmazdi. Mac bitiminde yine
sporcu cikisina yoneldik bir Sirp cift geldi yanimiza Turkiye'yi ve
basketbolu cok seviyorlarmis ozellikle Marijana Ender Arslan'i cok
seviyormus. Buralar da milliyetci insan cok ama su benim icin sacma
sapan olan Turk dizileri inanilmaz etki uyandirmis durumda. O yuzden
biraz sempati mevcut bize karsi.
Burada
her cafe olimpiyatlari canli veriyor ve insanlar evde izlemek yerine
disarida cafelerde birlikte izliyorlar. Ben de buna guvenerek dun
ciktim mutlaka atletizmi veren bir yer vardir diye ama Sirbistan
Sutopu takiminin yari final mucadelesi oldugu icin her yerde o mac
acikti. Basladik twitter uzerinden takibe, macin bitimiyle yaris
neredeyse ayni zamandaydi o yuzden bir sey diyemedim. Sirplar yari
finalde kaybetmenin uzuntusuyle mac sonu yorumlari dinlerken ben
twitterda surekli yenile yapiyordum. Yerimde oturamiyorum zaten, son
400 haydi kizim haydi madalya geliyor tweetlerini okurken nasil
oturayim. En sonunda kim yazdi hatirlamiyorum ama dubleee yazisini
gorunce cok ciddi bir oleeey narasi ve iste bu bagirmasi geldi
benden. Sanirim o esnada Belgrad'in bir kismi beni deli zannetmis
olabilir. Bulundugum cafe'de ki garson kizcagiz da bir sorun var
sanip panik halde yanima geldi, durumu anlattim kisaca ve ozur
diledim tutamadim kendimi diye sadece guldu ve tebrik etti beni. İki
dakika sonra da bana kahve getirdi Cafe olarak madalyalarimizi
kutladiklarini soyledi ben de bir tane daha var sirada umarim altin
olur dedim. Tabi bu esnada apar topar kanali degistirip yaris sonu
goruntulerini bulmaya calistilar benim icin sagolsunlar.
Ben
su gurbetci lafina uyuz olurum ama dile girmis bir kere istem disi da
olsa kullaniyoruz. İste dun kendimi gurbetci gibi hissettim ve
anladim ki ufacik basarilar bile insana cok farkli hissettiriyor
burada. Yanlis anlasilmasin dunku basarimiz birakin Turk Atletizm
tarihini Dunya Atletizm tarihine girecek kadar buyuk 1 ay icinde hem
Avrupa hem de Olimpiyat oyunlarinda duble yapmak yabana atilamayacak
kadar buyuk basari. Bu basariyi dilini yarim yamalak bildigim hatta
halkinin buyuk cogunlugunun bizi sevmedigi bir ulkede yasamak izlemek
inanilmazdi gercekten. Gozumden akan yaslar feda olsun size,
yasattiginiz gururun tarifi yok
1 yorum:
Atkı istiyorum.. ;)
Yorum Gönder