27 Aralık 2012 Perşembe

Fenerbahçe Uygun Adım


Salona doğru yol alırken kafamda deli sorular kıvamındaydım. Bir yandan takımın son maçlardaki üstün performansı içimi rahatlatsa da büyük salonda ilk derbi olması GS'nin de aslında çok iyi savunan bir takım olması gibi soru işaretleri mevcuttu kafamda. 


Salona girdiğimizde klasik saçmalıkla başbaşaydık. insanlar tepe tribünlerden bilet almış oturuyorlar aşağılar da kombinesi olup gelmeyenlerin yeri ise bomboş. Neyse allahtan perdeleri indirip o taraftarları alt tarafa indirmek akıllarına geldi de biraz daha güzel bir ortam oldu. Sanırım biletlisi biletsizi falan 5000 civarı bir seyirci vardı eh fena da sayılmaz. 
Maça hızlı ve iyi başlayan bir Fenerbahçe gördük, şu bir gerçek savunma da Fenerbahçe takım olarak yansıtmak istediğini sahaya yansıttığı sürece Avrupa'da dahi karşısında durabilecek bir takım yok. İnanılmaz bir baskı ve rakibe hatayı yaptırtan savunmanın dönüşü ise hızlı çıkılan hücum ve kolay sayı olarak dönüyor Fenerbahçe'ye. Bunu arka arkaya 4 5 kez yaptıkları zaman fark zaten 10 sayı civarına çıkmış oluyor. Avrupa'nın sayılı skorer kısalarını bünyesinde bulunduran Fenerbahçe için bu baskının ardından sayı üretmek çok sorun olmuyor zaten. Bugüne kadar Galatasaray hep guard bölgesinde zayıf kalırdı Whalen ile orayı biraz daha rekabet edilebilir seviyeye çektiler. Her ne kadar Galatasaray taraftarına yaranamasa da özellikle dün akşam Işıl'ın elinden gelenin en iyisini sahaya koyduğunu düşünüyorum. Geçmiş senelerde ki silik performansından eser yoktu. Ama işte ikisini toplasan bir Birsel etmiyor gene de ki dün Birsel gününde değildi. Fenerbahçe'de asıl farkı yaratan isim Nevlin oldu, bir kaç maçtır yükselen grafiğini bu maçta da sürdüren oyuncu 9 sayı ile ciddi bir katkı verdi dün akşam. Forumlarda gezindiğimiz zaman Nevlin'den bile üçlük yedik diye hayret eden bazı Galatasaraylı serzenişleri okudum, bu arkadaşların Nevlin'in Botaş'ta oynarken üstüne çizilmiş üç sayı setleri olduğundan haberi olmadığını varsayıyorum. Nevlin Iniguez ile birlikte o Botaş zamanına döner bir havada inşallah bozulmadan devam eder. Cappie ve Angel'ın skorerliğine bir lafım yok zaten işlerini yapıyorlar ama dün maçtan sonra twitter'a yazmıştım Ivana Matovic'i izlemek büyük bir lüks. Kadın Basketbolunu seven bir sporsever olarak gerçekten böyle düşünüyorum, yugoslav ekolünün saf temsilcisi adeta parlıyor sahada hem yetenekleri hem oyun zekası ile. Dün yazmıştım onu izlerken Vlade Divac'ın kadın versiyonunu izler gibiyim resmen. 21 s 7r 3a ile dün gecenin yıldızı oldu adeta. 

Galatasaray için söylenecek çok şey yok. Kadronun kimyası yanlış hal böyleyken bu sonuç normal anormal değil. Bu yanlışın üstüne sebebini bilmediğim şekilde Bahar Çağlar'ın rotasyonda yer almaması da eklenince hele Nevlin'e karşılık verecek fırsatı da harcamış oldular. Hoca Bahar'ı tercih etmiyor diyeceğim ama diğer maçlar da gayet süre verdiği bir isim kendisi. Dün neden son çeyreğe kadar oyuna almadı anlamadım cidden. 

Sonuç daha formda olan, daha çok isteyen ve hak eden kazandı dün akşam. Bu sene özellikle Fenerbahçe'den Euroleague'de de büyük işler bekliyorum o yolda ilerliyorlar zaten. Yolları açık olsun. 

Tribün de olan mevzulara değinmemişsin diye düşünenlere not ; o konuda yorum yapmak benim derdim değil 
Galatasaray'lı bazı taraftarlara not ; maçı fb tv'den izliyorsunuz yorumcu amma taraflı anlatıyor demeyi bırakın artık yahu. 


Hiç yorum yok:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...