25 Aralık 2010 Cumartesi

Taurasi Üzerine İlk ve Son Yazı



Günlerdir yazılıyor çiziliyor, kenara çekilip izlemek en doğrusu dedim. Olayın Fenerbahçe oyuncusu olması ile alakası yok. Bu isim Taurasi'de olabilir, Usain Bolt'ta ya da Blanka Vlasic. Dikkat ettiyseniz branşında dünyanın en iyileri bunlar. 


Olayların malum bölümünü konuşmaya gerek yok, Taurasi'nin aldığı iddia edilen madde uyanık tutmak için vücudu uyaran bir madde. Hani bu işi hiç anlamayan birine yapılacak tanımla, bir nevi kafein'in kimyasal oynamalarla kuvvetlendirilmiş hali diyelim. Amerika'da kullanımı yasak değil (yani belli bir doza kadar olanı kabul ediliyor, şişeyi de kafaya dikmiyorsun yani). Nedenini anlamak çok zor değil ABD'de ki maç trafiğini göz önüne alırsak o yoğun tempoda bir noktaya kadar bu tarz bir uyarıcıya göz yummaları normal. Ama sonuçta belli bir sınırın üstüne çıktı mı WADA tarafından yasaklı sayılıyor. Her neyse konunun bu kısmı ilgilileri bağlıyor, bizim yorum yapmamız doğru değil. B numunesi açılır o da pozitif çıkarsa, ona uygun ceza verilir sporcuya. 


Burada konuşulması gereken konu, medyadaki herkesin balıklama atladığı bir de üstüne ukalalık yaptığı ne gizliliği yahu , böyle saçma şey mi olur ibaresi. Sevgili medya mensupları, ben gazeteci değilim, işim de araştırmak değil ama ne iş bu durum diye merak edip şuradaki adrese  gittiğimde WADA'nın bu sürecin işleyişine dair olan kurallarını çok net görüyorum. Gizlilik ilkesi diye bir şey vardır, bunu hem yerele federasyon, hem oyuncunun kulübü hem kendisi hem de WADA sağlamak zorundadır. Hürriyet Gazetesi'nden sevgili dostum Ahmet Ercanlar'da bir bilene danışarak haber yapanlardan, o da bu bilginin gizli kalması gerektiğini, ama sızdırıldığını söylüyor. Bu durumun her zaman sporcu lehine olduğunu da ekliyor. Bu bilgilerin kaynağı da Türkiye'de dopingle mücadelenin babası sayılan Dr. Kaya Livanelioğlu. Hatta şuradan ADAMS protokolüne ve işleyişine yönelik bilgilere ulaşabilirsiniz.  Diana Taurasi bir dünya starı, öyle ki Fenerbahçe kulübü dahi avukatının bilgisi olmadan herhangi bir açıklama yapmadı. Çünkü gizlilik ilkesini ihlal etmek çok ciddi tazminatlara sebep olabiliyor. ADAMS protokolü sporcuların mahremiyetine çok önem veriyor bu sebeple, sistemin kötüye kullanılmasına karşı çok ciddi tazminatlar söz konusu. 


Dönüyoruz B numunesi negatif çıkma durumuna. Avukatının açıklaması bunun kesin olduğu yönünde, bu tip durumlar da, ben bu ilacı aldım diyeni görmedim ben zaten daha. İşin daha da komiği Taurasi herhangi bir rahatsızlığına istinaden bunu aldığını deklare ettiyse de işler değişiyor yani yüzlerce parametre var değerlendirilmesi gereken. B numunesinin negatif çıktığı örnekler var, ya da normal değerin altında çıktığı örnekler. Bu sebeple sürece ilişkin yorum yapmak çok doğru değil. 


Ama medyadaki yapılan en yanlış yorum da şu, "Ümit Avcı bu haberi yazmasa kimsenin haberi olmayacaktı". Bu haberin ne federasyon tarafından ne de kulüp tarafından söylenmemesi gerekiyordu zaten. Yukarıda da yazdığımız gibi B numunesinin sonuçları gelip olay kesinleşmeden, oyuncu uzaklaştırılsa dahi bunun açıklamasının yapılmaması gerekiyor. Şu an Taurasi'nin bir ihlali varsa da bu haber sızması yüzünden alması gereken cezadan daha az bir ceza alacak. Üstelik tazminat davası açmaya da hakkı var. Yargısızca birilerine yükleniliyor gene, aynı Kerem Gönlüm olayında sporcuya yüklenildiği gibi. Şahsım adına bu konuda başka hiç bir şey yazmayacağım tek derdim olayların gelişimini size aktarmaktı. Şu an gözüken durum B numunesi pozitif de çıksa negatifte çıksa ortalık çok karışacak. 

Hiç yorum yok:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...