9 Kasım 2009 Pazartesi

Nereye Kadar


Coaching olarak en beğenmediğim, ancak genç oyuncuları alıp kendilerine güvenen birer oyuncu hatta potansiyeli olanları yıldıza dönüştürebilen biri olarak da saygı duyduğum biri isim Bogdan Tanjevic. Standart Yugoslav ekolünde olduğu gibi yıldızlarla oynamayı sevmeyen, yıldız bile olsa onları kendi sistemine monte etmeye çalışan bir hocadır. Aslında kendi sistemleri içerisinde yıldızları yetiştirerek o sistemin devamlılığını sağlıyor Yugoslavlar yıllardır. Tanjevic'in de yapmaya çalıştığı bu yıllardır. Milli takımda olsun Fenerbahçe'de olsun buna çabalıyor. Şimdi geçmişe bakarsak Milli Takım başarılı değil dersek büyük ayıp olur. Artık Avrupa'nın önde gelen takımlarından biriyiz, Yerimizin 6-8 arasında olduğunu söylersek yanlış olmaz. Peki mevcut kadro ile bundan fazlasını yapmak mümkün mü? gayet mümkün bence. Yıllardır oyuncu seçimleriyle eleştirilen Tanjevic, artık maç içinde yaptıkları ile de eleştiriliyor. Roma'ya geçiş olayının direkten dönmesi kendisine bayağı hasar verdi sanırım. Fenerbahçe'de inanılmaz işlere imza atıyor bu sene cidden. Dün son bombasıyla bitirdi beni zaten. Son 2 dk. da konsantrasyon kaybı etkilemiş mağlubiyeti. Yahu son 2 dk. da mola bile almayan da sensin hoca nasıl olacak bu iş... Fenerbahçe taraftarı Aydın Örs'ün gönderilişinden dolayı zaten kırgındı , artık bu iş ayyuka çıktı salona bile gelmez oldular. Kimsenin taraftara kızmaya hakkı yok. Şu takım Euroleague'de ilk turda elendiği sene bile 4000 seyirci ortalamasına oynuyordu. Hedef 2010 ile yola çıkıldı 4 senedir şimdi 2010'a geldik görünen o ki Fenerbahçe Ülker patladı , 3 yıl önce Montepaschi Siena ile çeyrek final oynayan takımdan eser yok ki aslında hedefe göre o takımın bu yıl gelişimini tamamlayıp Final Four adaylarından biri olması gerekiyordu. Bakalım Milli Takım'da ne şekil olacak bu 2010 palavrası...

Hiç yorum yok:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...